27 Mayıs 2014 Salı




Bugün yürüyüş yok,arka balkona çıktım.Temiz,hafif serin bir hava.Arka balkondan aşağı doğru baktım.Yan komşunun bahçesindeki kayısı dalı, bugün sabahımın güneşi oldu.Güneşi görmeden güneşi yaratmamız olası.Yeter ki,düş kurabilme yetimizi kaybetmeyelim.Yüreğinizin gözüyle etrafınıza bakın,sarıya bulanmış portakal kırmızılı bir nesne mutlaka vardır.Gülümseyin,güneşe dokundunuz.Bakın,imkansız diye bir şey yok.Günaydın Dünya’m…


14 Mayıs 2014 Çarşamba



Acı çeken birine sarılırsın,elini avuçlarına alırsın,gözyaşın gözyaşına karışır.Acısı asla yok olmaz.Lakin yanında olduğunu hisseder.Yalnızca sevginle dokunmuşsundur.Aslında baktığında ne kadar basitmiş gibi gözüken olması gereken bir davranış acıya anlık nefes,nefesler olur.
Korumalar ve çelik kuvvet koridoru arasında halkın yaralarını sarmıyor aksine kanatıyorsunuz.Takım elbiselerinizin içine giydiğiniz  temiz gömleklerinizin üzerinde bir tek nokta olsa kömürün siyahını göremedim.Orada çıkan birine sarılın ki,yüreğinizin karası belki onların yüzlerindeki siyahın pırıl pırıl parladığı yüreklerinin güzelliğe kavuşur…

9 Mayıs 2014 Cuma



Bugün 9 Mayıs, ilkbaharın  bir günü.Oysa ki gün, sonbaharın Eylül ayı hali.Üşütmeyen bir serinlik,ona  eşlik eden rengini griye bulamış bir gökyüzü.Güneşin ara ara net çizgiler yaratıp puslu haline dönüş yaptığı bir sabah.Ben yürürken kıyıda, balkonda kısa kollu elbisesinin üstüne şalını almış,elinde bir fincan çayını yudumlayan kadının uzaklara bakışını hissetmek.Gözlerini bitmeyen gibi görünen uzaklara çevirmek.Düşüncelerin yüreğine bıraktığı sesler doğrultusunda nefes alışların hızı.
Umuyorum ki, gün içinde bulutlar yağmur damlaları bırakır ki, doğanın pastele büründüğü hüzünlü görünüş,bir çocuğunu kahkahalarının yarattığı gülümseme gibi,doğayı canlı rengarenkliliğine kavuşturur.Ve toprak her yağmurdan sonra mis kokar.
Gün,yüreğinize ışık tutsun,günaydın Dünya’m…











































8 Mayıs 2014 Perşembe



Sabahın erken saatlerinde yürüyen insan sayısında belirli bir artış var. Baharda çiçek tomurcukları nasıl çokça açıyorsa kış uykusunun güzelliğini rafa kaldırıp neşeli sabah yürüyüşlerine katılanlar çoğaldık.Özellikle kadınlarımız,kış soğuğunda evdeki buharı tüten sıcak demli çayıyla keyif yaparken, şimdi yazın başlangıcında bedeninin keyfini görsel olarak yüreğine hazırlamak için tatlı bir koşuşturma içinde.Yürümenin sessizliğindeki renklerimiz öylesine güzel çoğalmakta…
Dün sabahın durağanlığına hafif bir rüzgar eşlik ediyor.Rüzgar,yarın başlayacağı bilinen yağmurun belki de ön sesleridir.Tabiat tüm güzelliği ile eşlik ederken bana, en üzüldüğüm konu ,biz insanların on adımda bir konulan çöp kovalarını fark etmeyecek kadar aptalmışız gibi bir davranış içinde olmamız.Çevre ve doğa için el ele olalım derken,daha adımladığımız yollara, ilk etapta çizgiler çizersek, yaşanılır bir doğayı koruma düşüncesini ilk anda kendimiz baltalamış oluruz.Yalnızca çöpünüzü çöp kutularına atacaksınız,ilk adım,zor olmasa gerek…
Yaşadığımız hayatının anlamı olması için kendimize verdiğimiz değer kadar çevremize de değer vermeliyiz.İyi bir gün,pırıl pırıl bir güneş ve yüreğinizde kocaman bir gülümseme olsun.Günaydın Dünya’m…