Su sesi, gürül gürül akan bir ırmak, süt liman olmuş bir denizde dalgaların oynaşmaları,çisil çisil yağan ya da fırtınalar yaratan bir yağmur, belki de hoş bir melodidir, kulağa gelen. Sonuçta biter, yok olur su sesi…
Artık sessizliğin ardından dokunduğu ıslaklıktır su sesi bir küçük çakıl taşında, toprakta, bir çiçeğin yapraklarında, pencerenin camında belki de yanağın üstüne duran berrak bir damlada…Ş.Ö
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder