24 Aralık 2010 Cuma

YENİ BİR YILA MERHABA DEMEYE AZ KALDI























Kışın kendini iyice hissettirmeye başladığı bu sabah, puslu gri bulutlarla kaplı, buz mavisi gökyüzünde güneş, ince bir çizgiydi. Sert esen rüzgâra karışan martı seslerinin tiz çığlıkları arasında, deniz de koyu mavilere bürünmüştü.
Buzun kristalize halini andıran güne bakarken, karşı kıyıdaki evlerin ve gemilerin çizgi ve renklerinin bu kadar belirgin gözükmesi, inanılmaz güzeldi.

Sabahın kartpostallara özgü güzelliğinden dönüp, balkondan içeriye girdiğinde, dışarıda ne kadar üşümüş olduğunu hissetti. Ocağın üstündeki kaynayan çaydanlığın sesi, onu mutfağa götürdü. Mis kokulu, demlenmiş sımsıcak bir fincan çay. İçini ısıtacak bir fincan çay…
Çayını yudumlarken, bir iki gün sonra girecekleri yeni yılı düşünmeye başladı. Yaşanmışların bir anı olarak kalacağı, yeni an ve anların yaşanacağı yeni bir yıl daha…

Gülümsedi, geleneksel aile toplantısına az kalmıştı. Gelenekseldi, çünkü her yılbaşı anne ve babasının evinde toplanılırdı. Şimdilerde kimilerinin eski yılbaşlarında diye anlatmaya başladıkları, bizim ise geleneksel aile toplantımız...Nedense eski yılbaşlarında demek ona ters geliyordu. Yılbaşları aynıydı, aralığın son gecesinden sonra başlayan, ocak ayının ilk günü. Hep 31 Aralıkta kutlanmıyor muydu? Nisanın beşinde kutlamıyorduk ki. Eski olan yılbaşı değil, insanın kendisiydi. Bebeklikle başlayan, ihtiyarlığa giden hem fiziki hem de ruhsal değişim yani kabaca eskime…

Alışverişe çıkmalı, herkese ufak tefek bir şeyler almalıydı. Birbirlerine aldıkları bu hediyelerin yanı sıra annesi ve babası her yıl değişik şeyler alır, piyango gibi bir çekiliş yaparlardı. Eşine çıkan fırın tepsisi tabii ki onun işine yarıyordu. Oğluna çıkan bir çift saç tokası olsa da,bu eğlenceli bir çekilişti…
Yılbaşının geleneksel yemeği hindi ya da tavuk yerine mangalda yapılacak balığa karar verilmişti. Balıklar mangala konulmadan önce közünde soyulmadan pişecek olan soğan ve patateslerin şimdiden tadını hisseder olmuştu.
Yalnızca balık ve salata, demiştik. Lakin annesi durmaz daha kim bilir neler yapardı. Düşündü, kesinlikle fava, kalamar tava ve karides kokteyl...

Aile sofralarını seviyordu. Babasıyla içtiği bir duble rakı ona ayrı bir zevk veriyordu. CD den gelen hicazlara, nihaventlere eşlik edecekler, anılardan, çocuklardan, günümüzden sohbet edecekler, yemeğin lezzetinin yanında sımsıcak sevgilerini yaşayacaklardı. Onun için anne ve babasının biz çocuklarına bakarken ki, gözlerinden okunan mutluluğu hissetmek, en güzel hediyesi olacaktı, yılbaşı akşamının...

İçilen kahvelerin üstüne, yavaş yavaş yaklaşan yeni yılın ilk saatlerine dans ederek gireceklerdi. Eşiyle, babasıyla, boyunu geçen oğluyla dans etmek, kızıyla hızlı ritimlere ayak uydurmak…

Evet, her zamanki gibi yeni bir yıla güzel gireceklerdi. Saat tam on ikiyi vurduğunda karşılıklı sunulan iyi dilekler ve gecenin çikolatalı pastası eşliğinde patlatılan şampanya. Ve yeni yılda en şanslı kim olacak diye oynanılan tombala…

Çayının bittiğini fark ettiğinde, şimdiden gözlerinde huzurlu bir gülümseme vardı. Elinde tutabildiği mutlulukları için Allah’ına şükür etti. Yüreğinde var olan sevgiler, ne güzeldi…
Ayağa kalktığında kimsenin yeni yıla girerken yalnız kalmamasını diledi. Yüreğinizin sıcaklığıyla, gözlerine sevgiyle bakacağınız en az biri olmalı. Onun için, yeni bir yılın umutları her ne olursa olsun, elindeki mutlulukları sevgiyle paylaşmak kadar güzel bir şey yoktu…

Yeni yıl, umutlarınıza ışık, bedeninize sağlık, yüreğinize sevgi olsun. Sevgiyle kalın…Ş.Ö

5 yorum:

  1. Şiirleriniz çok içten ve güzel. İlk fırsatta geri dönüp hepsini okuyacağım.

    Günlerini gönlünüzce harcayacağınız bir yeni yıl diliyorum. Sevgilerimle.

    YanıtlaSil
  2. keyifle okudum:)))
    şimdiden mutlu yıllar,sana ve sevdiklerine...

    YanıtlaSil
  3. mümemmel bir tasvir ve anlatım olmuş..kimse yalnız kalması...nice sağlıklı mutlu ve tüm sevdiklerinizle yeni yıllara

    YanıtlaSil
  4. Yeni yıl, yeni bir gülüş olsun istiyorum. Henüz paketi açılmamış ve hiç kimsenin henüz görmediği bir gülüş..öyle kocaman, öyle gerçek...olsun istiyorum işte ve diliyorum. sevgilerimle..

    An(sizi)M!

    YanıtlaSil