31 Temmuz 2012 Salı























Bir bıçağın keskinliğini hissettim,akan gözyaşlarında.Yürek üşümüşlüğü,kan kırmızı,sımsıcak,buz beyazı,çeliğin üstünde bir damla…Ş.Ö
















Birden babaannemi özledim.Yüreğime bakmasını bilen can gülüm.Belki de tek sorun baktığında görmesini bilmektir.Derin çizgiler çizer,yüreğe sımsıcak gülüşler,hep soluk,can olsun diye masum beklentisiz sevgiler,dostluklar.An kadardır bakışlar,bir iki sözcüktür, konuşulan,lakin değerlidir,yüreğe dokunur bir biçimde,kalır sorgusuzca yürekte...Ş.Ö

17 Temmuz 2012 Salı



















Soğuk,karanlık yıldızlar yüreğimize düşerek kıpkırmızın ateşiyle can bulurlar.Düş yine bizim yüreğimizin kırmızısından doğan mavidir...Ş.Ö


16 Temmuz 2012 Pazartesi


















Her çıkan beyaz saçıma bakıp, onda saklı binlerce  anı   hatırlayıp, gülümseyebiliyorum. Her yaşımı sevecek o kadar çok gerçek anlarım ve düş oyunlarım var ki.Her biri yüreğimden dilime,dilimden kalemin ucuna dökülüp, beyaz kağıdın üzerinde her rengin göz  kamaştıran sevgilerini, her rengin soğuk dökülmüş  gölgelerini anlatan sözcükler olarak , üç noktayla bitinceye kadar süren yazılar olarak, gözlerime yansıyor, benim yüreğimi  tekrar tekrar  gülümsetebiliyorlar…Ş.Ö