28 Kasım 2012 Çarşamba


















Dönmedolabın çemberinde neşeli seslerle güleriz, eğleniriz.Renkli düşlerimizin yaşam yolundaki an kadar çocuksu mutluluğu, umududur, dönmedolabın hızla dönen,  zamanı hızla yok eden binbir renkli ışık çemberi.
Çember durduğunda yüreğimizdeki sevinç an kadar yok olur.Ta ki ileride duran pamuk helvacının arabasını görene kadar.Dudağımızın kenarına  yapışan pamuk helvanın yapışkan kıtır lezzeti çocuksu küçük mutluluklarımıza kavuşmak için ne kadar  kolay bir yoldur.
Hayat nefes,yaşam bir yolken umutlarınızı,mutluluklarınızı,düşlerinizi asla
bir çember ile sınırlandırmayın.Unutmayın ki çember bir uçundan tutulup açıldığında ,düz bir yol olacaktır…
Ş.Ö











22 Kasım 2012 Perşembe
























Sonbaharda konmuş yüreğe aşk
Sonbaharda gitmiş usulca
Giden aşkın deli mavisi
Kalan yüreğin kan kırmızısı
Sonbaharda yürek sevdalar toplamış
Canda kalıcı, ebruli
Sarı kırmızı çıtırtılar dokundukça
Ebruliler nefes olmuş,hayata
Sonbaharda deli bir kor aşk yürekte
Belki kışı beklemekte
Sevdalar sarmalarken yüreği
Dudağına bir avuç kar,dokundurur
Öper, usulca
Dağlar, yüreğindeki kor ateşi
Buzun bembeyazıdır,kan kırmızı
Üşür,üşüdükçe
Bırakır sanır ağacın yaprağı gibi
Sonbaharda gideni usulca
Ve tebessümdür yürekten edilen
Ebruli sevdalara
Sonbaharda deli bir kor aşk yürekte
Yıllanmış şarap gibi saklanır
Anlık dokunuşlardır
Nefes tükeninceye kadar yürekte…
 Ş.Ö