24 Aralık 2014 Çarşamba



Gün,güneşin kendisi olsun yada olmasın ışıklarını dünyamıza yansıtmasıyla başlar.Bu hepimizin bildiği doğanın kanunudur,bilimsel açıklamasını da fen derslerinde öğreniriz.Aynıdır,ispatlanmış bir teoremdir.Aynı olmayan ise her güne başlarken yüreğimizin sesinin gözlerimizin bakışında yarattığı görsellik ve aklımızın bir köşesine not ettiği düşlerin,adımlarımıza eşlik ederken an ve an değişen duygulara yansıttığı renkliliktir. Günaydın Dünya’m…

23 Aralık 2014 Salı

Gölge, olduğun gibi duruşun bir anlık dans eden yansımasıdır…


19 Aralık 2014 Cuma

Kırık olsa da bir yanları toprağın özünden taşıdıkları yapıları ile yeşilin yanında can buluyorlar...


14 Aralık 2014 Pazar

Eskinin özüne değer ve dikkat etmeden attığın bir kat boya onu korumak yerine özünü zedelemektir.Özü korurken aklın gelişimine yüreğin sesini katmayı unutmayalım.Günaydın Dünya'm...

11 Aralık 2014 Perşembe

  


3 Aralık yağmur bu güne başlarken ki gibi esir etmemiş,
adımlarımı.Seviyorum yağmuru,eski fotoğraf karelerine göz atmak için ara anlar veriyor.Kahvenin yanında bir şeker gibi güneş fotoğrafta.GünaydınDünya'm...



10 Aralık 2014 Çarşamba

Annemin evinin bahçesi,gülün kıpkırmızısı,anne kokusu,mis.Arka tarafta komşu bahçesinin nar ağacı,sonbaharın sararmış sevgi dolu hüznü...

1 Aralık 2014 Pazartesi

Rengin Dili



Mevsimin ne olduğunun önemi yoktur,kimi zaman.O an için mevsim, rengin dilidir, yalnızca...
 



 




28 Kasım 2014 Cuma



Gün gri-beyazda olsa güneş ışınlarını yansıtacaktır.Parlaklığının ve sıcaklığının ne kadar olduğuna karar vermek ise bizim düşünce gücümüz kadar olacaktır...






27 Kasım 2014 Perşembe



Giderek gri beyaza dönüşen güne eşlik eden rüzgarın arasında nokta kadar yağan ve yok olan yağmurun varlığını hissetmeden an kadar önce karanlığın gölgeleri arasında nefes almak,yaşamı adımlamak öylesine…







Bugün seni gördüğümde bir çocuğun yüreğindeki mutluluğun heyecanı içinde yürümeye devam ettim...



18 Kasım 2014 Salı




Nefes aldığını hissedebildiğin anların değerini bilmenin huzurunun yüreğimi ısıtması,güne başlarken öylesine iyi geliyor ki…
Ki, serin esen rüzgarın gözbebeklerine kadar girmesi,yanağından süzülen ıslaklığın serinliğine rağmen sıcaklığı,minik kumruların yürüyüşü,küçük uçaklar gibi süzülen martılar, airbus gibi süzülen pelikanlar,topluca güne başlayan okul bahçesindeki çocukların bir aradaki tatlı karmaşası gibi gökyüzünde uçanlar,vapurlarla kuşlar arasındaki uyumlu takipleşme,uykucunun sevimliliği, duruşlarıyla görselliği sanata dönüştürenler, sonbaharın son demlerini yaşayan ağaçlar ve gece giden güneşin güne başlarken yarattığı gölge oyunlarının anlarına dokunabilmek,görebilmek kadar ki…