10 Aralık 2013 Salı




Rüzgarın kesildiği anlarda hava ne kadar soğuk olabilir ki,diye düşündüğümüzde, soluksuz kalacak kadar diyebiliyorsak,
üşüdüğümüzün kesin delilidir.Hasta olmaya bir adım atmış bile olabilirsiniz.Adımlar biraz hızlı atılırken ,buz gibi elle çekilen fotoğraflar kimi zaman suluboya çalışmalarında tuvale sürdüğün suya damlattığın boyaların hayal gücüne göre benzettiğin renklerin dağınık halleri gibi çıkabilir.Fotoğraf  karesindeki ağaçlara nasıl bir fırça darbesi gelmişse ,yok olmuş yanlarıyla üşümüşlüklerini hissedebilirsiniz.
Üşümüşlüğün en güzel yanı,temiz bir havanın  akciğerlerinize dolmasıdır.Nefesiniz buharlar çizerek havaya yayılmadan,yüreğinizin içine geri dönerek ısınızı koruyor gibi hissedersiniz ki,bu sizi evdeki sıcak kahvenin fincandan tüten dumanına gülümseyinceye kadar idare edecektir.Günaydın Dünya’m…


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder